Yaşamını idame ettirebilmek için emeğini kullanan bireylerin çoğu yaptıkları işte motivasyonlarını sağlayabilmek için ‘anlam arayışına’ girerler. Ben bu işi neden yapıyorum? Yaptığım şey ne işe yarıyor? Bu sorulara tatmin edici cevaplar bulabilmek emeğin ürününün, emek sahibinden daha da yabancılaştığı modern çağda karmaşık bir durum aldı. Karmaşıklığın nedeni, yabancılaşmanın emek, (üretilen) nesne/hizmet ve fayda bağlamından kopartılması ile bireyin sistemde tek başına bütünü anlama becerisinden uzaklaştırılan bir dişliye dönüştürülmüş olmasıdır.
Ancak anlam arayışı insanın varoluşunun temelinde var. Yaptığı her şeyde bir anlam ve bütünü tanımlayan bir yön arıyor. Günlük rutinimiz içinde en büyük yer tutan iş ilişkilerinde bu durum sürekli olarak karşımıza çıkar. Kendini işinde yeterince mutlu ve tatmin olmamış hisseden bireylerin sayısı hiç de az değil.
Her birimiz yaşamımızı idame ettireceğini umduğumuz bir ücret karşılığı çalışmak istiyoruz. Evet özellikle iyi bir ücret iş motivasyonu için oldukça tatmin edici bir araç. Ancak sadece başlangıçta. Çevrenizde zaman zaman şahit olmuşsunuzdur, hatta belki birebir sizin yaşadığınız şu durumu hatırlatmak isterim; oldukça tatminkar ücretler alınmasına rağmen ‘bana huzur lazım’, ‘burada kendim olamıyorum’, ‘aynı işi yapmaktan sıkıldım’ yakınmalarıyla işini bırakıp çok daha mütevazi ücretler karşılığı farklı işlere yönelen meslek sahiplerinin varlığı.
Kimilerinin hedefi ve hayali olan işleri bir çırpıda bırakan birileri var hayatta. Hatta bordrolu işlerini bırakıp kendi işini kurarak yol alma arayışı giderek artıyor. Peki nedir insanların aradığı. İş güç sahibi, sosyal güvencesi olan, dolgun maaşlar alan bu insanlar neden işlerini terk ediyorlar.
Peşinden koştukları tabi ki ‘Anlam Arayışı.’ Öyleyse bir işi anlamlı kılan faktörler nelerdir? Bu konuda üç faktörden söz edeceğiz. Bunlar;
- Bağımsızlık (kendini gerçekleştirebilme),
- Karmaşıklık,
- Çaba ile ödül arasında tatmin edici ilişki.
Evet ancak bu üç kriteri karşılayan iş, bireyler tarafından anlamlı bulunmaktadır. Özellikle yaratıcı ve yenilikçi işler, bağımsız hareket edebilme, yeterince karmaşıklık ve muhtemel ödül ile çaba arasında tatmin edici bir bağ içeriyor. Bu nedenle de özlenen, imrenilen ve hedeflenen iş tanımı içinde yer alıyor.
Şimdi bu üç unsuru biraz açalım.
Karmaşıklık; iş, zihninizi ve hayal gücünüzü meşgul edecek, oyun planları kurdurtacak, hesaplar yapıp ve mücadele etmeyi gerektirecek kadar karmaşık olmalı.
Bağımsızlık; kendi kararlarınızı vermenize imkan tanıyacak, kendi risk ve kazançlarınız için hareket serbestisi tanıyacak kadar alan yaratmalıdır.
Ödül; harcadığınız tüm zihinsel ve fiziksel enerjinin karşılığını alacağınıza olan inanç. Aldığınız kararların, göze aldığınız riskler karşısında doğruluğunu sınama fırsatı ve kazançla ödüllendirilmiş süreçler içermelidir.